29 Mart 2010 Pazartesi

The Reader


Amerikan sineması bence 90 lı yıllar ve 2000 lerin başkarında oyunculuk,senaryo ve kalite yönünden bir daha çok zor ulaşacağı bir dönem yaşadı.Şimdilerde efsane haline dönüşmüş
bir çok film bu dönemlerde çekildi.Forest gump,Esaretin Bedeli,Yeşil Yol,Can Dostum,Titanik,Er Ryan'ı kurtarmak vb. bir çok mükemmel film bu dönemin eserleri arasında.Daha sonra ki dönemde ise filmler daha basit,kurgusuz,büyük ticari kaygılar güden,genelde bilgisayar oyununu hatırlatan,dehşet verici ve birbirinin nerdeyse aynısı olan filmlerden oluştu.Artık amerikan filmlerinden umudu kestiğim bir an da reader(okuyucu) filmini izledim.
Filmde,filmin kahramanı michael kendinden yaşça büyük c. ile cinsel ilişki yaşamaya başlar.c. bir an da michael'i terk eder. Michael bir süre sonra hukuk eğitimi almak için
üniversiteye gider. Bir kaç sene sonra michael'le c. dönemin almanyasın da büyük bir davanın zanlısı olarak bulur.
Film özetle insanın yaşamında küçük saplantıların hayatını ne derece büyük etkiler yaratığını anlatıyor.Bu film 2008 en iyi kadın oyuncu oscar'ı almış ama bence en azından en iyi senaryo ödülünü de alması gerekiyordu.
Uzun zamandır en azından 2009 yılı içinde izlediğim en iyi film diye bilirim.Mutlaka izlenmesi gerekiyor…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder